Son vakitlerde yaşanan gelişmelerle birlikte elektrikli arabalara olan ilgi artmaya başladı. Bilhassa yeni batarya teknolojileriyle birlikte artık elektrikli araçları şarj etmek daha süratli ve kolay hale geldi. Ayrıyeten iklim değişikliğini önlemek için yenilenebilir güç kaynaklarına dönüş arttı.

Araba firmaları bu bahiste yeni mutabakatlara imza atmaya başladı. Bunlardan birisi de geçtiğimiz günlerde İskoçya’nın Glasgow kentinde birçok araba üreticisi tarafından kabul edilen, iklim değişikliği bahisli COP26 isimli mutabakat oldu.

Bu mutabakatla birlikte üreticiler makul bir mühlet içerisinde içten yanmalı motorlara büsbütün veda edeceklerini açıkladı. Lakin Toyota veVolkswagen üzere birtakım firmalar bu mutabakata imza atmayı reddetti.

Volkswagen ve Toyota iklim muahedesini imzalamayı reddetti!

Bir Toyota sözcüsü Reuters’e yaptığı açıklamada, Asya, Afrika ve Orta Doğu’daki müşteri hazırlığı, güç mevcudiyeti ve şarj altyapısı konusundaki kaygıların muahedeyi imzalamama kararına yol açtığını söyledi. Bununla birlikte, Avrupa ve Kuzey Amerika üzere öteki bölgelerde Toyota, “uygun sıfır emisyonlu araçlarla hızlanmaya ve dayanağa yardımcı olmaya hazır.” sözlerini kullandı.

Her iki üretici de son devirde elektrikli araç çalışmalarına sürat verdi. Volkswagen ID serisi araçları ile bu alanda ön plana çıkarken, Toyota geçtiğimiz günlerde büsbütün elektrikli bz4x’i tanıtmıştı. Önümüzdeki yıl satışa sunulması planlanan aracın tasarımı ve özellikleri dikkat çekmeyi başarıyor.

150 kW elektrik motorundan güç alan elektrikli model, önden çekişli versiyonunda 204 PS güç ve 265 Nm tork üretiyor. 0-100 km/s hızlanması 8.4 saniye olan bZ4X’in, azamî suratı 160 km/s olarak açıklandı. Dört çeker sürüşe sahip bZ4X ise 217.5 PS ve 336 Nm tork pahasına sahip ve 0-100 km/s hızlanmasını yalnızca 7.7 saniyede gerçekleştirebiliyor.

Toyota bz4x

Tek pedallı kullanım özelliği ise frenin güç rejenerasyonunu artırarak şoföre yalnızca gaz pedalını kullanarak hızlanma ve yavaşlama imkanı veriyor. bZ4X, 71.4 kWh kapasiteli yüksek yoğunluklu lityum batarya ile tek şarjda 450 kilometreden daha fazla yol alabiliyor.

Türkiye de imzalayan ülkeler arasında!

Bu muahedeyi imzalayan taraf ülkeler ortasında Türkiye’de bulunuyor. Türkiye, bu mutabakatla birlikte 2040 yılından itibaren ülkemizde içten yanmalı motorlu arabaların satışına müsaade vermeyecek. Bu da bizleri biraz sancılı olsa da farklı bir süreç beklediğinin göstergesi.

Bu mutabakatla birlikte birçok araba devi elektrikli arabalare geçecek. Pekala, sizin fikirleriniz neler? Sizce, içten yanmalı motorlu arabalar büsbütün kaldırılmalı mı? Yorumlarınızı ve görüşlerinizi aşağıda belirtmeyi unutmayın.

Elektrikli araba pazarı her geçen gün gelişmeye devam ediyor. Son vakitlerde gerçekleşen petrol fiyatlarının artışından sonra beşerler elektrikli arabalara yönelmeye başladı. Bu doğrultuda Kia ve Hyundai üzere araba firmaları da akaryakıtlı ve dizel motorlara veda etmeye hazırlanıyor.

Geçtiğimiz aylarda Hyundai bir açıklama yaparak herkesi şaşırttı. Şirket açıklamasında 2030 yılından itibaren Avrupa’daki satışlarının yalnızca elektrikli arabalardan oluşacağını açıkladı. Buna nazaran şirket, 2040 yılından itibaren de içten yanmalı motorlara büsbütün veda edecek. Bu atılımın arkasında kardeş marka Kia‘dan da gibisi bir açıklama gecikmedi.

Kia, 2035’ten itibaren Avrupa’da yalnızca elektrikli araba satacak!

Kia, yeni elektrikli konsept aracı EV9’un tanıtımı sırasında planlarını açıkladı. Şirket, 2035 yılından itibaren Avrupa’da içten yanmalı motorlu araçlar satmayacak. Yalnızca elektrikli Kia modelleri Avrupa pazarında yerini alacak. Bundan beş yıl sonra 2040 yılında ise üretici dünya çapında içten yanmalı motor üretimini durduracak.

Kia EV9 Konsept

Kia, 2045 yılında ise sıfır emisyon planına ahenk gösterecek. Ahenk süreci boyunca şirketin birçok fabrikasında esaslı değişiklikler yaşanacak. Bu değişikler birinci başta ana merkezden uzaktaki tesislerde başlayacak. Güney Kore’deki fabrika dışındaki öbür üretim tesisleri 2030 yılına kadar yenilenebilir güce geçecek.

Öbür araba üreticileri de harekete geçti!

Kia’nın yanında birçok araba üreticisi de sıfır emisyon planına uymak için harekete geçti. Şirketler en geç 2045 yılına kadar içten yanmalı motorları terk etmeyi planlıyor. Bu planlar doğrultusunda fabrikalarını revize ediyorlar, yenilenebilir güç kaynaklarından yararlanabilecekleri tesisler kurmayı planlıyorlar.

Bu değişime ayak uyduran firmaların yanında direnen firmaları da görüyoruz. Birtakım firmalar bu mevzuda biraz kaygılı. İçten yanmalı motorları terk edip yalnızca elektrikli motor kullanımını desteklemiyorlar. Bu da bizlere bu sürecin sancılı geçeceğinin göstergesi. Pekala, sizin kanılarınız neler? Sizce içten yanmalı motorlar büsbütün terk edilmeli mi? Yorumlarınızı ve görüşlerinizi aşağıda belirtmeyi unutmayın.

Besin kesiminin tahminen de en değerli etabı lojistiktir. Otomotiv devleri yıllardır büyük şirketlerin büyük tasarruflar sağlayabilmesi için verimli tırlar geliştiriyor. Tesla son yıllarda en çarpıcı adımlardan birini attı ve Tesla Semi ismindeki elektrikli tırını duyurdu.

Verimlilik ve güvenlik konusundaki vaatleriyle tüm otomotiv dalını etkileyen bu tırları kullanacak olan Pepsi, kritik tarihi açıkladı.

Pepsi, Tesla Semi tırlarını 2022 sonunda kullanacak

Pepsi dünyanın en büyük besin üreticilerinden bir tanesi. Şirketin yalnızca yemek zincirlerine sağladığı eserleri bile kesimin büyük kısmını oluşturuyor. Bu dev şirketin büyük işvereni Ramon Laguarta, CNBC’ye verdiği röportajda Tesla Semi tırların teslimatını 2022’nin son çeyreğinde alacaklarını duyurdu.

Pepsi’den evvel de büyük şirketlerin bu elektrikli tırlardan sipariş ettiğini duymuştuk. Pepsi de sipariş verenler ortasına katıldığını 2017 yılının sonuna duyurmuştu.

Tesla’nın şimdi teslimatı yapılmayan Semi tırlarının elektrikli olması büyük yakıt tasarrufu sağlıyor. Tırların oldukça uzun aralarda kullanıldığını düşünürsek bu tasarruf birkaç bin doları aşan boyutta oluyor.

Tesla Semi tanıtımında öğrenmiştik ki araç iki yılda 200.000 dolar yakıt tasarrufu sağlıyor. Tek şarjla 800 kilometreye kadar yol alabilen Tesla Semi, Pepsi üzere dünya genelinde teslimat gerçekleştiren bir şirkete hayli yarayabilir.

Semi’nin vadettiği tek özelliği yakıt tasarrufu değil. Tesla’ya nazaran bu tır, yapay zekanın yardımıyla rakiplerinden çok daha inançlı bir sürüş sağlıyor. Ayrıyeten aracın fütürizm ile sadeliği buluşturan tasarımı da dikkate paha.

Lojistik kesiminde elektrikli tırlar dikkat çekiyor

Lojistiğin bugüne kadar en çok hesabı yapılan masrafı yakıt oldu. Aslında Tesla’nın başlattığı elektrikli araba dönüşümü ile yollarda Tesla Model 3 üzere elektrikli otomobilleri görmeye alışmıştık.

Tesla binek arabalarla de yakıt verimliliği sağlasa da iş ticarete gelince elektriği yakıt olarak kullanmanın tesiri daha da göz içine giriyor.

Tesla Semi için şimdi bir teslimat yapılmadı. Şu anda şirketler sipariş verebiliyor fakat pratikte nasıl bir sürüş yaşattığını Tesla dışındaki bir ağızdan duyamadık.

Şayet Tesla Semi, vadettiğini gerçekleştirebilirse muhtemelen lojistik dalının elektrikli tırları tercih etmesinde bir anahtar olacak.